OKKA GÜLLÜ REÇELLİK...

OKKA GÜLLÜ REÇELLİK...

Tarih 19 Kasım 2021, 13:30 YazdırBu haberi yazdır

Tanasis Kiryako nun çengelköy ile ilgili gül bahçeleri hakkındaki yazısı...

OKKA GÜLLÜ REÇELLİK...


Babam Çengelköy’de bostanın ortasından Nato yolu geçtikten ve 2 bostan kuyusu da yola gittikten sonra, bostan işini yapamaz duruma gelmişti. Bostan kuyuları da istimlak olmuştu. Ve Beyoğlu’nda 1968 senesinde yıldız şekerlemenin sırasında manav dükkanı açmıştı.


Akşamları da mavi camekanlı bir Vitrini vardı ondada kendi yaptığı lakerdayı stardı tabi çirozlarda dahil. Çirozlarda Çengelköy’de evimizde kurtulurdu, sanmayın alıp satardı dikkatinizi çekerim. Ve bir gün bir yangından sonra balık pazarındaki dükkan yandı oradan gitmek mecburiyetinde kaldı. Ve eskiler hatırlar Eminönü’nde fok balığı yaşar vardı orada balık tezgahımız vardı. Balığın bol olduğu bereketli olduğu senelerde. Palamudun tanesi 1 t.l. kalkan balığının kilosu 2 t.l olduğu seneler..Ta ki balık tezgahlarının kaldırılmasına kadar sonra 1972-1976  kadarda. Beykoz’da 5 dönüm gül bahçesi kiralamıştı.



Bilenler bilir siz bahçeyi belirli bir paraya senelik satın alırsınız çıkan üründe kendinize. Artık bahtınıza ne kadar ürün çıkarsa. Ve gülün toplanması satılması meşakkatlidir.Zordur, gün ışımadan gece ayazı gülün üstünden kalkmadan güneş ağarmadan her sabah ne toplarsanız onu satmaya götürürsünüz. Tabi sabah ayazında gül toplamak için belinize ayak uçlarınıza kadar naylon sararsınız hem ıslanmamak için hem de gülü toplayabilmek için. Güneş çıkmaya başlayınca gül toplanmasını bırakırsınız Gülün goncasından toplarsınız, güneş çıkınca gül yaprakları dökülmeye başlar toplayamazsınız. Ertesi güne kalır toplanması, bunun sezonu çok azdır en çok 25 gündür her gün toplayacaksınız ve her günde topladığınızı satmanız lazım yoksa elinizde kalan gül yanar ertesi güne de kalmaz. Gülü topladıktan sonra babamla Pangaltı’ya gider orada satardık, sepetlerin içinde.

Babam TADAL MEZE EVİNİN önünde bende az yukarıda NAZAR PASTANESİNİN önünde satardım. Tabi bizim terazilerimiz olmazdı, çünkü belediye terazilerimizi alırdı seyyar satıcılık yaptığımızdan dolayı yasaktı terazi bulundurmamız. Bizlerde gülü satış yaptığımız dükkanların terazilerinde tartardık. Bu her sene böyle devam ederdi. Her gün topladığımızı satabiliyorduk. O zaman Pangaltı Feriköy Sinemköy Kurtuluş Rum Ermeni Musevi doluydu her gün gül getirmemizi beklerlerdi, satın almak için. Ve ertesi gün yine sabahın beşinde Üsküdar’dan kalkan ilk otobüse Çengelköy’den biner Beykoz’da bahçeye gül toplamaya giderdik. Sonrada Pangaltıya.

 

Şimdi bakınız etrafınıza nerede gül bahçeleri kaldı nerde gül tarlaları kaldı da gül toplanabiliniyor gül reçeli satılsın ??? Bu 25 gün sürerdi ne toplarsak ne satarsak o karımızdı zor çalışma koşullarımız vardı ama inanın ki çok daha bereketliydi, o günlerimiz. Gülü alacaksın makasla tek tek yaprağın kenarını temizleyeceksin şekere yatıracaksın, emek vereceksin. Şimdi ne reçellik gül satanlar da pek kalmadı nede o gül reçelini yapacak o emek verecek insanlar, hala da yapanların ellerine sağlık derim.BALIK SATTIK GÜL SATTIK AMA ADAM SATMADIK ..HERŞEY ÖDENİR DE EMEĞİN HAKKI ÖDENMEZ...KALIN SAĞLICAKLA..1973..te ANNEM......1977 de BABAM HAKIN RAHMETİNE KAVUŞTU .



1977 de bende Yunanistan’daydım orada pleksi glas imalatı yapıyordum bir işletmede gittiğimin haftasında da orada kaza geçirdim yandım. Tabi uzun zaman hastanede kaldım orada...Ve babamın cenazesine bile gelemedim. 1988 dede RAHMETLİ KARDEŞİM NAMI DEĞER LAKABIYLA TAKARO...STEFO...ONLAR BEYAZ ATLARA BİNİP GİTİLER. MEKANLARI CENET OLSUN BABAM. ve. KARDEŞİM..



Teşekkürümdür köyümün gazetesi Çengelköy gazetesine sayın Yalçın beyin sayesinde gazetede çıkan yazımda. Yazımın yayınlanmasından sonra. Çengelköy’de karşılaştığım Çengelköy’lülerle  ve  Çengelköy gazetesi  okurlarının yazdığım yazıdan dolayı  gösterdikleri  samimi  teşekkürlerini, ve  yazmaya  devam etmemi  gazeteyi de  bırakmam  için yapmış  oldukları   güzel  sözleri  için   önce  sayın  gazete editörü  YALÇIN  beye  CENGELKÖY  HALKINA  VE  ÇENGELKÖY GAZETESİ  OKURLARINA   TEŞEKÜRLERİMİ  BORÇ BİLİRİM...Köyümden bir çok arkadaşım   aradı  hatta yaz bizi de  seni destekliyoruz  demeleri de  ayrı bir onur  gurur  kaynağım oldu, benim için. İsterdim o isimleri de yazmaya  olur ya  insanız  beşer  şaşarız  birinin   gözden kaçmış  ismini  yazamasam  üzülürüm...

 


ONDANDIR Kİ  BİR  DAHA SİZ ÇENGELKÖY’LÜLERE  BİR DAHA  TEŞEKKÜRLERİMİ  BORÇ  BİLİRİM..Tabi  Çengelköy’ü   anlatmakla  yaşanmışlıklarıyla  anlatmakla bitiremeyiz. Ne o güzel komşulukları   anlatabileceğimiz  o güzel kelimeleri de  bulmakta  zorlanırız neden mi ? Ben yeni mahalleliyim dedede babamda bende çocuklarımda torunlarımda Çengelköy yeni mahalleliyiz...



 

Zaten bir yabancı geldiğinde bir aileyi bir şahsı arayacaksa önce Çengelköy’e gelir ve Çengelköy’de  hangi mahallesin de  oturduğunu  bulması lazım. Mesela BAKIRCI  BAŞI, LEKECİ NURİ, YENİ MAHALLE  HAVUZ  BAŞI.



 AZ DAHA UNUTUYORDUM   BEKAR DERESİNİ... YAZMADAN



 OLMAZ. BEKAR DERESİ ŞİMDİ Kİ  YILDIRIM BEYAZIT   CAMİSİNİN  OLDUĞU YERDİR...

KULELİ MAHALLESİ...Çengelköy’ün kendine has mahallleri vardı, birine evinizi tarif  ederken  Çengelköy’e geldiğinde  yeni mahalleyi sor sonra mahalleye  geldiğinde de aradığın insanı sorardın kime mi. Şimdi  kalmayan  mahalle  bakkalına  sorulurdu kimin evi nerdedir diye...

Ya şimdi kalmadı tabi ki bu mahalleler eskiler için var tabiî ki de ben hala Çengelköy’de yeni mahallede oturuyorum derim. Yeni nesil ne kadar bilir bu mahalleleri bilemiyorum. Ama bizler anlatalım ki yeni nesilde Çengelköy’ün  semtimizin  mahallelerinden  bilgisi  olsun. Herkesi tüm saygımla sevgimle  selamlarım kalın sağlıcakla sayın Çengelköy’lüler. Tabi bu arada da Çengelköy’den  bir  çok cenazeler  oldu çok kısa  dönemde. Birçok arkadaşımız  hakkın rahmetine  kavuştu. Bende hakkın rahmetine  kavuşan  Çengelköy’lülere  Allahtan rahmet  ailelerine  sevenlerine   SABIRLAR  DİLERİM MEKANLARI  CENNET  OLSUN...

 Yazan  Tanaş Kiryako

Bu haber 306 defa okunmuştur.
Facebook  Twitter  FriendFeed  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
DİĞER HABERLER